Köpeklerin Evcilleşmesi
Hayvanların kendi doğasından oldukça farklı şeklide ve insanın arzu ettiği boyutlarda
yeni bir davranış yapısı kazanması olarak tarif edebileceğimiz
evcilleşmede binlerce yıl süren bir seleksiyon söz konusu olmuştur.
Son araştırmalara göre köpek insanın en eski ev hayvanıdır. Köpekler ilk olarak Avrupa ve Yakın Doğu'da
daha sonra Amerika'da evcilleştirilmiştir. Bonn yakınlarındaki
Oberkassel kasabasında bulunan bir köpeğin çene kemiği üzerinde yapılan
incelemelerle
ilk evcil köpeğin ortalama 14.000 sene evvel yaşadığı anlaşılmıştır.
Böylece insanın en eski ev hayvanının köpek olduğu ortaya konmuştur.
Bazı kaynaklara göre kurtların evcilleşmeye başlaması İsrail'de M.Ö.
12.000 - 10.000 Anadolu'da ise 7000 yılarına uzanmaktadır.
Evcilleştirme büyük ihtimalle farklı zaman ve mekanlarda
gerçekleşmiştir. Böylece farklı köpek ırkları oluşmuş ve bunlar arasında insanın işine en çok yarayan köpekler tutulup diğerleri üretim dışı bırakılmıştır. Kurttan köpeğe geçiş
yine evcilleşmenin ve insanlarla birlikte yaşamanın sonucu olarak
ortaya çıkan ve binlerce yıldır süregelen bir olaydır. Bu zaman içinde
hayvanlar psikogenetik ve hatta anatomik olarak da değişikliklere
uğramışlardır. Kurda ait davranışların köpekte % 50 oranında değiştiği iddia edilmektedir.
Geriye kalan % 50 oranındaki ortak davranış biçimleri çok uzun zamandan beri kurtlardan çok uzak yaşamasına rağmen mevcuttur. Yani köpek halen kurtlara ait içgüdüler taşımaktadır. Bu içgüdüler köpeğin avlanması kilometrelerce gezmesi alan koruması gıdasını seçmesi ve çiftleşmesi için programlanmıştır. Bu içgüdüleri tatmin etme imkanı bulamayan köpeğin bize belli etmese de stres içinde olması kaçınılmazdır.
Evcilleşmenin temelinde içgüdüleri kontrol edebilme yeteneği vardır. Bir canlı (insan dahil) içgüdülerini ne denli kontrol edebiliyorsa o kadar evcildir. Beynin prefrontal (ön alın) bölgesi bu yetenekten sorumludur ve bu bölge bakımından en gelişmiş canlı insandır. Köpekte de insan kadar olmasa da bu bölge oldukça gelişmiştir. Kediyle kıyaslanacak olursa bu gelişim köpekte daha fazladır. Maymunda ise bu bölge köpeğinkinden daha büyüktür ancak büyüklük tek başına yetmemekte
bu alanın kullanılma oranı da önem taşımaktadır. Bu alan kullanıldıkça
sinir hücreleri arasında bağlantılar gelişmekte ve kontrol yeteneği
artmaktadır. Bu bakımdan köpeklerin
içgüdülerine daha hakim hayvanlar olduğu söylenebilir. Zaten maymunun
evcil olmadığın herkes bilir. Kavram kargaşası olmasın diye açıklamakta
yarar var; maymun gibi insanla anlaşan her hayvan evcil değildir bunlar ehlileştirilmiş olan yabani hayvanlardır. Evcilleştirme ile ehlileştirme farklı kavramlardır. Evcil bir hayvanın doğan yavruları da evcildir oysa ehli olan yabani bir hayvanın yavrusu da yabani doğar ve bizimle anlaşabilmesi için ehlileştirilmesi gerekir.
Köpeklerde Saldırganlık Liderlik mücadelesinde veya sokak karşılaşmalarında sosyal üstünlük taslamak kolaylıkla saldırı tehditlerinin meydana gelmesini sağlar. Tehdit davranışı sadece saldırı için değil ikaz ve savunma amacıyla da yapılmaktadır. Tabii ki bu davranışlar bakımından köpekler arasında az yada çok farklılıklar olmaktadır.
Eğer bir köpek yabancı bir köpeği veya insanı düşman olarak algılıyorsa tüm dikkatini bu canlı üzerinde toplar. Özellikle ense ve boyun bölgesindeki kılların dikleşmesi ve gerilmiş eklemler vücudu büyük gösterip köpeğin saldırıya geçeceğini belirtir. Kuyruk
yukarıda belirtildiği gibi ırka göre az veya çok şekilde sırta doğru
kıvrılır ve kaldırılır veya yere paralel düz tutulur. Kafa ise az
miktarda öne doğru eğilir böylece köpek tüm vücudunu sırtıyla düz bir hizada tutmuş olur. Bu arada
enerji harcamamak için kuyruk sallanmayabilir. Bazen de kökten çevrilip
daire çizilir. Bu hareket köpeğin hızını artırıp dengeyi sağlar bu arada kuyruk ucundaki duyarga görevi yapan kıllar muhtemelen çevredeki sinyalleri algılar.
Kendine güvenen bir kurt tehditkar bir bakışın yanına diğer yüz mimiklerini de katar. Çatılmış alın bölgesinin altından bakan gözler böyle bir durumda daha da aşağı noktana bakar. Dudakların güçlü bir şekilde geri çekilmesiyle tehditkar dişler ortaya çıkar boyun derisi son derece gerilir. Kulaklar hafif eğik olarak önde tutulur ve son olarak gerçek bir tehdit etme unsuru olan ağız da açılır. Bunlar kurdun olduğu gibi köpeğin de ısırmaya başlayacağını gösteren mimiklerdir. Prensipte tehditsaldırı hareketinin şekillenmesi için oluşur ancak bu sırada köpeğin gerçekten saldırıya geçmesi gerekmez. Tam bir saldırı tehdidinde bakışlar tam olarak rakibinin gözlerinin içine yöneltilmiş vaziyette dudaklar üste ve alta çekilerek öndeki dişler ortaya çıkartılmış ağız açısı kısaltılmış ve yuvarlaklaştırılmıştır. Hayvan tetikte olup en ufak bir tehlike anında dudak araları daha da büyümekte ağız ve dişler iyice ortaya çıkmaktadır. Ancak saldırganlık durumunda dudakların aldığı bu pozisyon çok az köpek ırkında dikkat çekici olmaktadır. Kurtta ağız açısının yuvarlak şekle sokulması belirgin biçimde gözlenir. Birçok evcil köpekte ise bu önemli sinyal uzun tüyler nedeniyle fark edilmez. Köpeklerde düşman karşısında ortaya çıkan mimiklere kulakların arkaya (kulak kökleri dahil) çekilmesini de ekleyebiliriz.
Kurtlarda
tüm tehditkar davranışlar kesinlikle kurallara uygundur. Tehdit ya
kavgayla ya da rakiplerden birinin teslimiyet göstermesi veya ortamdan
uzaklaşmasıyla yani uzlaşmayla sonuçlanır. Evcil köpeklerde bu kurallar zaman zaman ihlal edilmektedir. Bu durum ya kalıtsal faktörlerden ya köpeğin psikolojisindeki olumsuzluklardan ya da deneyimsizlikten kaynaklanmaktadır.
Tehdit eden köpek kafasını kaldırıp bakışlarını karartır kuyruk bayrak gibi havaya kalkar ve bacak kasları gerilir. Kasılmış bacakları sayesinde yerden mümkün olduğunca yukarıda durur ve bedenini adeta büyütür. Bunun yanında boyun ve sırt tüylerini kabalaştırıp
kaldırır. Bu tür davranış birçok memeli hayvanda görülebilir. Hepsinin
ortak bir amacı vardır. Kendini olduğundan iri göstermek.
Savunmada olan köpekler tehdit davranışları sergileyebildiği gibi ısırma davranışında da bulunabilir bu ısırıklar ya düşmana karşı olur ya da boşa gider. Çoğunlukla tehdit davranışı gösteren iki köpekten savunma anındaki ısırmanın çok daha tesirli olduğu bilinir. Korkmuş köpekler üzerlerine gelecek objelere saldırırlar örneğin; tesadüfen oradan geçen bir insana saldırabilir. Savunma ifadesi gösterdikten sonra düşmanıyla kavgaya girebilir kaçabilir veya alçak gönüllülük göstererek sinebilir.
Köpek Besleme ve beslemedeki hatalar.
1.Ev yemekleri artıkları verilmesi: İnsan ve köpek sindirim sistemi sindirim karakteri barsakların
uzunluğu gibi bir çok açıdan farklılık gösterir.Bu sebeplerden insan
beslenmesinde kullanılan gıdalar köpek ve kediler için uygun olmayıpbazıları tehlikelidir.Örneğin patlıcan nikotin içerirçok kullanılan havuç ise ağır lifli yapısı ile emilimi olmayıpsindirim sistemini aşırı yorarekmek ise mayalı yapısı ile mide de gastrit bulantıaşırı gaz ve sonunda kusmalara yol açabilir.
Kuşlara kuş yemibalıklara
balık yemi yediriyoruz.Köpeklere neden ev artıkları veriyoruz?Neden
onları tehlikeli sonuçlara (Mide-barsak hastalıklarıkaraciğer ve böbrek dejenerasyonlarıiskelet sisteminde bozukluklara bağlı yürüme hatalarıaşırı ve durdurulamayan tüy dökülmelerihuysuzluksaldırga nlık ve bir çok daha başka sağlık problemleri.)götürecek bu gıdaları kullanıyoruz?Bu soru ciddi biçimde sorulmalıdır
2.Her türlü kemik verilmesi!(Çok tehlikeli):Günümüzde kemiğin çok masum
bir yiyecek olmadığı bilinmektedir.Yapılan araştırmalar kemiğin ani
barsak yırtılmaları sonucu köpek ve kedileri ölüme götürebildiğini
kanıtlamıştır.Zaten besleyici özelliği olmayan kemik barsaklarda hiç
bir şekilde sindirilememekte ve tüm sindirim sisteminden olduğu gibi
geçerken çeşitli sıyrıkyırtıklara
yol açabilmektedir.Bunun sonucu iç kanama ve ölümdür.Meslek hayatım
boyunca bu tarzda bir çok olaya şahit olduğumu da belirtmeliyim.
3.Sakatat (Akciğerişkembe
vs) verilmesi:İnsanlarda hasatalık oluşturan mikrop ve parazitlerin bir
kısmı hayvanlardan bulaşır.Bunlar büyükbaş hayvanların iç organlarında
yaşar ve bunları yiyen köpekler aracılığı ile insanlara bulaşır.İşte
akciğer ile verem başta olmak üzere Kist Hyadatitparazit
yumurtaları köpek ve kedilere onlardan da insanlara bulaşır.Hiç bir
besleyici özelliği bulunmayan akciğerin(Beyaz ciğer)köpek ve kedilere
verilmesi toplum sağlığı açısından son derece tehlikelidir.Dünyada
hayvan artıklarının köpek ve kedilere yedirilmesi yasaklanmıştır.
4.Şekerlibaharatlı gıdalar
5.Sucuksosis Vb.
Hayvanların kendi doğasından oldukça farklı şeklide ve insanın arzu ettiği boyutlarda
yeni bir davranış yapısı kazanması olarak tarif edebileceğimiz
evcilleşmede binlerce yıl süren bir seleksiyon söz konusu olmuştur.
Son araştırmalara göre köpek insanın en eski ev hayvanıdır. Köpekler ilk olarak Avrupa ve Yakın Doğu'da
daha sonra Amerika'da evcilleştirilmiştir. Bonn yakınlarındaki
Oberkassel kasabasında bulunan bir köpeğin çene kemiği üzerinde yapılan
incelemelerle
ilk evcil köpeğin ortalama 14.000 sene evvel yaşadığı anlaşılmıştır.
Böylece insanın en eski ev hayvanının köpek olduğu ortaya konmuştur.
Bazı kaynaklara göre kurtların evcilleşmeye başlaması İsrail'de M.Ö.
12.000 - 10.000 Anadolu'da ise 7000 yılarına uzanmaktadır.
Evcilleştirme büyük ihtimalle farklı zaman ve mekanlarda
gerçekleşmiştir. Böylece farklı köpek ırkları oluşmuş ve bunlar arasında insanın işine en çok yarayan köpekler tutulup diğerleri üretim dışı bırakılmıştır. Kurttan köpeğe geçiş
yine evcilleşmenin ve insanlarla birlikte yaşamanın sonucu olarak
ortaya çıkan ve binlerce yıldır süregelen bir olaydır. Bu zaman içinde
hayvanlar psikogenetik ve hatta anatomik olarak da değişikliklere
uğramışlardır. Kurda ait davranışların köpekte % 50 oranında değiştiği iddia edilmektedir.
Geriye kalan % 50 oranındaki ortak davranış biçimleri çok uzun zamandan beri kurtlardan çok uzak yaşamasına rağmen mevcuttur. Yani köpek halen kurtlara ait içgüdüler taşımaktadır. Bu içgüdüler köpeğin avlanması kilometrelerce gezmesi alan koruması gıdasını seçmesi ve çiftleşmesi için programlanmıştır. Bu içgüdüleri tatmin etme imkanı bulamayan köpeğin bize belli etmese de stres içinde olması kaçınılmazdır.
Evcilleşmenin temelinde içgüdüleri kontrol edebilme yeteneği vardır. Bir canlı (insan dahil) içgüdülerini ne denli kontrol edebiliyorsa o kadar evcildir. Beynin prefrontal (ön alın) bölgesi bu yetenekten sorumludur ve bu bölge bakımından en gelişmiş canlı insandır. Köpekte de insan kadar olmasa da bu bölge oldukça gelişmiştir. Kediyle kıyaslanacak olursa bu gelişim köpekte daha fazladır. Maymunda ise bu bölge köpeğinkinden daha büyüktür ancak büyüklük tek başına yetmemekte
bu alanın kullanılma oranı da önem taşımaktadır. Bu alan kullanıldıkça
sinir hücreleri arasında bağlantılar gelişmekte ve kontrol yeteneği
artmaktadır. Bu bakımdan köpeklerin
içgüdülerine daha hakim hayvanlar olduğu söylenebilir. Zaten maymunun
evcil olmadığın herkes bilir. Kavram kargaşası olmasın diye açıklamakta
yarar var; maymun gibi insanla anlaşan her hayvan evcil değildir bunlar ehlileştirilmiş olan yabani hayvanlardır. Evcilleştirme ile ehlileştirme farklı kavramlardır. Evcil bir hayvanın doğan yavruları da evcildir oysa ehli olan yabani bir hayvanın yavrusu da yabani doğar ve bizimle anlaşabilmesi için ehlileştirilmesi gerekir.
Köpeklerde Saldırganlık Liderlik mücadelesinde veya sokak karşılaşmalarında sosyal üstünlük taslamak kolaylıkla saldırı tehditlerinin meydana gelmesini sağlar. Tehdit davranışı sadece saldırı için değil ikaz ve savunma amacıyla da yapılmaktadır. Tabii ki bu davranışlar bakımından köpekler arasında az yada çok farklılıklar olmaktadır.
Eğer bir köpek yabancı bir köpeği veya insanı düşman olarak algılıyorsa tüm dikkatini bu canlı üzerinde toplar. Özellikle ense ve boyun bölgesindeki kılların dikleşmesi ve gerilmiş eklemler vücudu büyük gösterip köpeğin saldırıya geçeceğini belirtir. Kuyruk
yukarıda belirtildiği gibi ırka göre az veya çok şekilde sırta doğru
kıvrılır ve kaldırılır veya yere paralel düz tutulur. Kafa ise az
miktarda öne doğru eğilir böylece köpek tüm vücudunu sırtıyla düz bir hizada tutmuş olur. Bu arada
enerji harcamamak için kuyruk sallanmayabilir. Bazen de kökten çevrilip
daire çizilir. Bu hareket köpeğin hızını artırıp dengeyi sağlar bu arada kuyruk ucundaki duyarga görevi yapan kıllar muhtemelen çevredeki sinyalleri algılar.
Kendine güvenen bir kurt tehditkar bir bakışın yanına diğer yüz mimiklerini de katar. Çatılmış alın bölgesinin altından bakan gözler böyle bir durumda daha da aşağı noktana bakar. Dudakların güçlü bir şekilde geri çekilmesiyle tehditkar dişler ortaya çıkar boyun derisi son derece gerilir. Kulaklar hafif eğik olarak önde tutulur ve son olarak gerçek bir tehdit etme unsuru olan ağız da açılır. Bunlar kurdun olduğu gibi köpeğin de ısırmaya başlayacağını gösteren mimiklerdir. Prensipte tehditsaldırı hareketinin şekillenmesi için oluşur ancak bu sırada köpeğin gerçekten saldırıya geçmesi gerekmez. Tam bir saldırı tehdidinde bakışlar tam olarak rakibinin gözlerinin içine yöneltilmiş vaziyette dudaklar üste ve alta çekilerek öndeki dişler ortaya çıkartılmış ağız açısı kısaltılmış ve yuvarlaklaştırılmıştır. Hayvan tetikte olup en ufak bir tehlike anında dudak araları daha da büyümekte ağız ve dişler iyice ortaya çıkmaktadır. Ancak saldırganlık durumunda dudakların aldığı bu pozisyon çok az köpek ırkında dikkat çekici olmaktadır. Kurtta ağız açısının yuvarlak şekle sokulması belirgin biçimde gözlenir. Birçok evcil köpekte ise bu önemli sinyal uzun tüyler nedeniyle fark edilmez. Köpeklerde düşman karşısında ortaya çıkan mimiklere kulakların arkaya (kulak kökleri dahil) çekilmesini de ekleyebiliriz.
Kurtlarda
tüm tehditkar davranışlar kesinlikle kurallara uygundur. Tehdit ya
kavgayla ya da rakiplerden birinin teslimiyet göstermesi veya ortamdan
uzaklaşmasıyla yani uzlaşmayla sonuçlanır. Evcil köpeklerde bu kurallar zaman zaman ihlal edilmektedir. Bu durum ya kalıtsal faktörlerden ya köpeğin psikolojisindeki olumsuzluklardan ya da deneyimsizlikten kaynaklanmaktadır.
Tehdit eden köpek kafasını kaldırıp bakışlarını karartır kuyruk bayrak gibi havaya kalkar ve bacak kasları gerilir. Kasılmış bacakları sayesinde yerden mümkün olduğunca yukarıda durur ve bedenini adeta büyütür. Bunun yanında boyun ve sırt tüylerini kabalaştırıp
kaldırır. Bu tür davranış birçok memeli hayvanda görülebilir. Hepsinin
ortak bir amacı vardır. Kendini olduğundan iri göstermek.
Savunmada olan köpekler tehdit davranışları sergileyebildiği gibi ısırma davranışında da bulunabilir bu ısırıklar ya düşmana karşı olur ya da boşa gider. Çoğunlukla tehdit davranışı gösteren iki köpekten savunma anındaki ısırmanın çok daha tesirli olduğu bilinir. Korkmuş köpekler üzerlerine gelecek objelere saldırırlar örneğin; tesadüfen oradan geçen bir insana saldırabilir. Savunma ifadesi gösterdikten sonra düşmanıyla kavgaya girebilir kaçabilir veya alçak gönüllülük göstererek sinebilir.
Köpek Besleme ve beslemedeki hatalar.
1.Ev yemekleri artıkları verilmesi: İnsan ve köpek sindirim sistemi sindirim karakteri barsakların
uzunluğu gibi bir çok açıdan farklılık gösterir.Bu sebeplerden insan
beslenmesinde kullanılan gıdalar köpek ve kediler için uygun olmayıpbazıları tehlikelidir.Örneğin patlıcan nikotin içerirçok kullanılan havuç ise ağır lifli yapısı ile emilimi olmayıpsindirim sistemini aşırı yorarekmek ise mayalı yapısı ile mide de gastrit bulantıaşırı gaz ve sonunda kusmalara yol açabilir.
Kuşlara kuş yemibalıklara
balık yemi yediriyoruz.Köpeklere neden ev artıkları veriyoruz?Neden
onları tehlikeli sonuçlara (Mide-barsak hastalıklarıkaraciğer ve böbrek dejenerasyonlarıiskelet sisteminde bozukluklara bağlı yürüme hatalarıaşırı ve durdurulamayan tüy dökülmelerihuysuzluksaldırga nlık ve bir çok daha başka sağlık problemleri.)götürecek bu gıdaları kullanıyoruz?Bu soru ciddi biçimde sorulmalıdır
2.Her türlü kemik verilmesi!(Çok tehlikeli):Günümüzde kemiğin çok masum
bir yiyecek olmadığı bilinmektedir.Yapılan araştırmalar kemiğin ani
barsak yırtılmaları sonucu köpek ve kedileri ölüme götürebildiğini
kanıtlamıştır.Zaten besleyici özelliği olmayan kemik barsaklarda hiç
bir şekilde sindirilememekte ve tüm sindirim sisteminden olduğu gibi
geçerken çeşitli sıyrıkyırtıklara
yol açabilmektedir.Bunun sonucu iç kanama ve ölümdür.Meslek hayatım
boyunca bu tarzda bir çok olaya şahit olduğumu da belirtmeliyim.
3.Sakatat (Akciğerişkembe
vs) verilmesi:İnsanlarda hasatalık oluşturan mikrop ve parazitlerin bir
kısmı hayvanlardan bulaşır.Bunlar büyükbaş hayvanların iç organlarında
yaşar ve bunları yiyen köpekler aracılığı ile insanlara bulaşır.İşte
akciğer ile verem başta olmak üzere Kist Hyadatitparazit
yumurtaları köpek ve kedilere onlardan da insanlara bulaşır.Hiç bir
besleyici özelliği bulunmayan akciğerin(Beyaz ciğer)köpek ve kedilere
verilmesi toplum sağlığı açısından son derece tehlikelidir.Dünyada
hayvan artıklarının köpek ve kedilere yedirilmesi yasaklanmıştır.
4.Şekerlibaharatlı gıdalar
5.Sucuksosis Vb.